Suriye’deki iç savaştan 2012 yılında kaçıp Türkiye’ye sığınan Karı-koca Suriyeli Mühendis ve Hukukçu ressam eşi Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine yerleşerek Türkiye Grameen Mikro Kredi Programı Eyyüp Cenap Gülpınar şubesinden aldığı mikro kredi desteğiyle yaşamlarını sürdürüyorlar.
İlçenin Dicle mahallesinde ikamet eden Suriyeli aile 2 çocuğuyla birlikte kendi ayakları üzerinde durmak için İmar Mühendisi Enas attal othmanlı (47) bakkal dükkânı işletirken Hukukçu, ressam eşi Nada Abdulhaı (48) ise evde tablolar üzerine resimler çizerek satıp geçimini sağlıyorlar.
İç savaş sırasında Suriye’nin Şam şehrinde ikamet ettiklerini daha sonra iç savaşın ve Esad’ın yaptığı zulümlerin başlamasıyla Resulayn’da 3 ay akrabalarında kaldıklarını daha sonra iç savaşın bastırmasıyla Türkiye sınırına geldikleri belirtiler.
-TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ İSLAM COĞRAFYASININ EN BÜYÜK VE EN MERHAMETLİ DEVLETİDİR.
Suriye’de Esad rejiminin zulmünden kurtulduklarını belirten İmar Mühendisi Enas attal othmanlı (47) şunları kaydetti.’’Suriye’de yaşanan iç savaştan dolayı Türkiye’ye sığındık, Türkiye’ye minnettarız, Türkiye Cumhuriyeti Devleti İslam coğrafyasının en büyük ve en merhametli devletidir. Bizlere kapılarını açmasaydılar şuan Esad Rejimi bizi orda öldürecekti, şimdi insanları öldürdüğü gibi,
Suriye’de birçok aile bizim gibi kendi işini yapan ailesine bakan insanlardı, Suriye’de Esad Rejimi öyle zulümler yapıyordu ki insanlar ondan kaçmak zorunda kaldı, aileler yıkıldı Esad rejiminin istediklerini yapmayanlar ailelerinin gözü önünde çoluk çocuk demeden katledildi, ben ve eşimin teyzem ve çocukları enkaz altında bıraktık, her gün bombalar patlıyordu’’dedi.
-RABBİM BİZE TÜRKİYE’DE İKİ EVLAT VERDİ ONLAR ŞİMDİ TÜRKİYE İÇİN OKUYOR.
Türkiye’de hayat bulduklarını sözlerine ekleyen Othmanlı şöyle devam etti.’’Esad rejiminden kaçıp sınıra geldiğimizde bizi nelerin beklediğini bilmiyorduk, ama şuan Türkiye bizim gururumuz
Türkiye bizim şerefimizdir, Siverek’e yerleştiğimizde komşularımız çevremiz inanılmaz mükemmel bir şekilde bize iki yıl boyunca sahip çıktı, kendi ayaklarımızın üzerinde durmak için çaba sarf ettik, eşim evde tablolara resimler çizer satardık ailemizi geçindirmek için Türkiye’ye geldiğimizde çocuğumuz yoktu rabbim bize Türkiye’de iki evlat verdi onlarda şimdi okuyorlar, Türk bayrağı altında olmak bizim için gurur vericidir, Suriye’de istikrar sağlansa bile gitmeyi düşünmüyoruz çocuklarım Suriye’nin değil Türkiye’nin bayrağı altında yararlı birer evlat olmasını istiyorum.
-TÜRKİYE’YE OLAN BORCUMUZU ÇOCUKLARIMIN FAYDALI BİRER İNSAN OLARAK ÖDEMESİNİ İSTİYORUM.
Suriye’de iç savaş öncesi Hukuk 5’inci sınıfı bitirip staj yaptığı dönemde Esad rejiminden kaçarak Türkiye’ye geldiklerini belirten Hukukçu Ressam Nada Abdulhaı (48) şunları kaydetti.’’Suriye’de zalim Esad rejiminin zulümleri başlamadan önce güzel yaşamımız, evimiz ve kurulu bir düzenimiz vardı, eşimle evliydik çocuğumuz yoktu, Hukuk fakültesini bitirmiş staja başlamıştım 3 ay sonra bombalar çatışmalar her yerimizi sardı, öyle zulümler yapılıyordu ki insanın aklı ermiyordu, bende eşim gibi teyzemi teyze çocuklarımı dayılarımı akrabalarımı patlayan bombaların yıktığı enkazların altında bırakarak kaçmak zorunda kaldık, biz oradan kaçmasaydık bizlerde ölecektik. Türkiye sınırına geldiğimizde ben eşimden hamileydim Türkiye’ye yerleştik iki çocuğumda Siverek’te dünyaya geldi, okullarına gidiyorlar çok güzel bir şekilde Türkçeyi öğrendiler Türkiye’ye minnettarız çocuklarımı büyütüp okutmak istiyorum. Türkiye’ye olan borcumuzu çocuklarım okuyarak ödeyecekler Türkiye’ye faydalı birer insan olarak ödemesini ve Türkiye vatandaşı olmalarını temenni ediyorum.
-ÇİZDİĞİM RESİMLERDE HUZUR BULUYORUM.
Suriye’de çok sıkıntılar yaşadığını dile getiren Nada Abdulhaı huzuru Türkiye’de huzur bulduğunu söyleyerek şöyle dedi. ’Esad rejimi Suriye’de insanlara huzur vermiyordu, biz Türkiye’ye yerleştikten sonra şuan Suriye ne durumda sadece televizyonlardan duyuyoruz, biz gerçekleri orda yaşadık zaten, resimlerimde şimdiye kadar Suriye’yi hiçbir zaman çizmedim Suriye çizilmez ancak yaşanır. Huzur ve merhamet ülkesi olan Türkiye Cumhuriyetini, doğasını, yaşamını, manzarasını her zaman çiziyorum. Allah Türkiye’den razı olsun. Çok şükür maddi olarak hiçbir desteğe ihtiyacımız yok kendi ayaklarımız üzerinde duruyoruz, mikro kredi desteği alarak eşim bakkal dükkânı açtı bende kendisine destek oluyorum boş vakitlerimde anlımızın akıyla evimizin ihtiyaçlarını karşılayarak geçimimizi sürdürüyoruz’’dedi.
-KENDİ AYAKLARI ÜZERİNDE DURMAYA ÇALIŞAN AİLELERİMİZİN YANINDA OLMAYI SÜRDÜRÜYORUZ.
Siverek Mikro Kredi Şube Müdürü Ramazan Açık Şube Müdürü hedeflerinin her geçen gün yükselerek Kadınlara ciddi destekler verildiğini belirterek şunları kaydetti.’’Suriyeli ailemiz komşularının duyumuyla bizlere başvuru yaptı, değerlendirmelerimizin sonucunda eşine bir bakkal dükkânı açmak için girişimlerde bulunduk, buradaki amacımız din, dil ve ırk ayrımı yapmadan maddi imkânları olmayıp kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan ailelerimizin yanında olmaktır, Bu güne kadar özellikle kadınlarımız olmak üzere erkek destekçilerimiz de olmak üzere mikro kredi sayesinde Kuaför, Terzi, Bakkal, Tuhafiye, Tatlıcı, Giyimcilik işyerini açmışlardır’’dedi.
13 yılına emin adımlarla ilerleyen mikro kredi Siverek şubesi 4 bin üzerinde kadını iş sahibi yaparken aktif olarak ta 400 kişiye de girişimcilik desteğini sürdürüyor. Kadınlar evde El işi, Örgü, Salça, Biber, Patik gibi birçok ev ve el işlerini yaparak aile bütçelerine katkı sunuyorlar.