Diyarbakır'ın tarih kokan sokaklarında, 73 yaşındaki bir adamın sabahın erken saatlerinde mesaiye başlamasıyla gün yüzüne çıkan bir hikaye bu. “Boyacı Mehmet dayı” olarak tanınan bu adam, tam 46 yıldır aynı yerde, Sur ilçesindeki tarihi Nebi Camii önünde, yerli ve yabancı müşterilerinin ayakkabılarını boyuyor. Peki, bu uzun soluklu meslek yolculuğunun sırrı nedir?
46 Yılın Ardından Gelen Tecrübe ve Azim
Mehmet Dayı, 27 yaşında başladığı bu mesleğe dört on yıldan fazla bir zaman ayırmış. Sabah 07.30'da tezgahını kuran ve akşam 18.00'e kadar çalışan bu usta boyacı, mesleğini büyük bir tutkuyla icra ediyor. “Bu işi yapıyorum, başka bir yerde çalışmadım,” diyor Mehmet Dayı ve ekliyor: “Yerli, yabancı müşterilerim geliyor. Ayakkabı tamiri ve boya yapıyorum.”
Dayanışma İçinde Bir Meslek: Ayakkabı Boyacılığı
“17 kişi bu sırada ayakkabı boyacılığı yapıyor,” diye belirtiyor Mehmet Dayı. Bu, onun sadece bir boyacı olmadığını, aynı zamanda bir meslek topluluğunun parçası olduğunu gösteriyor.
Mehmet Dayı'nın hikayesi, sadece kişisel bir başarı öyküsü değil, aynı zamanda topluluk içinde dayanışmanın ve meslek gururunun bir örneği. Diyarbakır'ın tarihi dokusu içinde, her sabah tezgahını açarak, geçmişle bugün arasında köprüler kuran bir insan o.
Geçmişten Günümüze: Mesleklerin Yaşatılması
Bu hikaye, yalnızca Mehmet Dayı'nın değil, aynı zamanda unutulmaya yüz tutmuş mesleklerin de yaşatılması adına önemli bir örnek teşkil ediyor. Günümüzde hızla değişen ve gelişen dünyada, Mehmet Dayı gibi usta işçilerin varlığı, kültürel mirasımızın ve mesleklerin korunması için büyük bir değer taşıyor.
Diyarbakır'ın Sur ilçesinde, tarihi Nebi Camii önünde, her günü bir önceki gibi sabırla ve sevgiyle ayakkabı boyayan Mehmet Dayı'nın hikayesi, mesleğine duyduğu derin sevgi ve adanmışlığın bir simgesi. 46 yıldır değişmeyen adresinde, geçmişin izlerini bugüne taşıyor.