Kahramanmaraş merkezli yaşanan 2 büyük depremin en çok etkilediği bölgelerden olan Gaziantep’in İslahiye ilçesinde yaşayan ve 1,5 yıl önce satın aldıkları binanın 5. katında depreme yakalanan Hüseyin Şentürk, eşi ve 4 çocuğu depremin başlamasından 15 saniye sonra yıkılan binalarının enkazında kaldı. Enkazdayken de depremin sürdüğünü belirten baba Şentürk, depremin geri kalanını enkaz altında yaşadıklarını vurguladı. Enkazdan 7 saat sonra baba Hüseyin Şentürk ve 2 çocuğu kurtarılırken diğer 2 çocuğu ve eşi ise hayatını kaybetti. 2 çocuğu ile birlikte İslahiye’de konteynerde yaşayan Şentürk her hafta ise depremde kaybettiği 2 çocuğu ve eşinin mezarlarını ziyaret ederek onlar için dua ediyor.
“7 saat enkazda kaldık”
Hüseyin Şentürk depremde yıkılan binalarının enkazında 7 saat kaldıklarını belirterek,
“6 Şubat depreminde Müge evlerde bulunan binamız yıkıldı biz 5. Kattaydık. Binamız çöktü eşim ve 2 çocuğumu kaybettim. Bizde enkazda 7 saat sonra çıkartıldık. 40 gün hastanede yattım. Diğer çocuklarımda yaralandı” dedi.
“10-15 saniyede binamız yıkıldı”
Depremde binalarının 10-15 saniyede yıkıldığını belirten Şentürk,
“Biz geç saatlere kadar oturuyorduk. Sonra uyuduk. Deprem anında hanım beni kaldırdı. Biz çocukları alarak dama çıkmak için koştuk. Ancak giriş katının kapısı açılmadı. Bir anda elektrikler kesildi ve binamız yıkıldı. Toplam hepsi 10-15 saniye sürdü. Gözümüzü açtığımızda enkazın altındaydık. Her şey 15 saniye içerisinde gerçekleşti. Biz 5 katlı binanın en üst katındaydık. Dairemizi daha yeni almıştık 1,5 yıl önce aldık. 17 ve 6 yaşındaki İsmail ve Furkan isimli 2 çocuğumu ve eşim Selvi’yi kaybettim” şeklinde konuştu.
“Enkazda sarsıntı sürdü”
Enkaz altındayken de depremin sürdüğünü vurgulayan Şentürk,
“Enkaz altında 2 çocuğum uyanıktı bende kendime sonradan geldim. Sağ tarafım enkaz altındaydı. Çocuklarım imdat diye bağırıyorlardı. Ben onları teselli etmeye çalıştım. Bizi kurtaracaklar diye seslendim. Ben enkazdayken 1-2 defa daha sarsıntı oldu. Şuanda 2 çocuğumla beraber konteynerde yaşıyoruz” diye konuştu.
