![Anız Yakmayalım, Canlıları Koruyalım](https://www.siverekgazeteleri.com/files/uploads/news/default/aniz-yakmayalim-canlilari-koruyalim-242515.webp)
Anız Yangınlarının Ardındaki Gerçekler
Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde Millî Eğitim Bakanlığı Tarım Teknolojileri öğretmeni Mustafa Pekşahin, anız yangınlarına karşı duruşuyla dikkat çekiyor. "Artık bu vahşete son verelim," diyen Pekşahin, Diyarbakır ve Mardin arasında çıkan mera ve tahıl yangınlarının hepimizi derinden üzdüğünü belirtiyor. Peki, bu yangınların arkasındaki gerçek sebepler nelerdir?
İnsan Faktörünün Rolü
Yangınların en büyük sebebi bizleriz. Doğaya verdiğimiz zararları saymakla bitiremeyiz. Çevreyi katlettiğimiz yetmezmiş gibi diğer canlıların yaşam alanlarını da daraltıyor ve yok ediyoruz. Çevreye attığımız cam şişeler, pet şişeler, anız yangınları ve sigara izmaritleri yangına sebebiyet veren en büyük etkenler arasında yer alıyor. Ancak bu gerçeği kabul etmekten kaçıyoruz. Yıllardır sürekli uyarılarda bulunulmasına rağmen, sorumluluk bilinci oluşmamış bir toplumda her şey başımıza gelebilir.
Çevresel Tahribatın Boyutları
"Anız yangınları çevreyi katleder, canlıları yok eder," diyen Pekşahin, bu yangınların sadece bitki örtüsüne değil, toprak verimliliğine de ciddi zararlar verdiğini vurguluyor. Yangınlar toprağın üst tabakasını yok ederek, erozyonu artırır ve verimliliği düşürür. Ayrıca, yangınlar sırasında çıkan duman hava kirliliğine yol açar ve insan sağlığını da tehdit eder.
Çözüm Önerileri ve Alternatifler
Anız yakmak yerine toprağı sürdüğümüzde hem çevremizi korumuş oluruz hem de toprağın doğal yapısını bozmadan tarım yapabiliriz. Pekşahin, çiftçilere anız yakmanın alternatifi olarak toprağı sürme yöntemini öneriyor ve bu konuda eğitimler verilmesi gerektiğini savunuyor. Ayrıca, toplumsal farkındalığın artırılması için yerel yönetimlerin, okulların ve sivil toplum kuruluşlarının birlikte çalışması gerektiğini belirtiyor.
Toplumsal Farkındalık ve Eğitim
Bu tür çevre felaketlerinin önüne geçmek için eğitim şart. Özellikle çocuklarımıza küçük yaşlardan itibaren çevre bilinci kazandırmalıyız. "Her bireyin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi, doğayı koruma adına atılacak en önemli adımdır," diyen Pekşahin, toplumsal bilincin oluşturulması için eğitim kurumlarının rolüne dikkat çekiyor.
Birlikte Hareket Etmek Zorundayız
Doğayı korumak, sadece bireylerin değil, toplumun tüm kesimlerinin sorumluluğundadır. Hepimizin bu konuda daha bilinçli olması ve harekete geçmesi gerekiyor. Mustafa Pekşahin’in de dediği gibi: "Lütfen anızları yakmayalım." Bu basit ama önemli adım, çevremizi ve diğer canlıları korumak için büyük bir fark yaratabilir.“Anız yangınları çevreyi katleder, canlıları yok eder.”dedi.Haber Mahmut İZGÖR