1375 Yıllık Bir Mabet
Diyarbakır’ın Kocaköy ilçesinde yer alan Kocaköy Ulu Cami, yaklaşık 1375 yıldır ayakta durarak İslam tarihinin önemli bir parçası olmayı sürdürüyor. Mahallede yaşayan çocuklar, bu asırlık camiye gelerek Kur’an-ı Kerim öğreniyor ve İslam’ın ilk dönemlerine ait bu kutsal mekanda ibadetlerini yerine getiriyorlar.
Antropolog Naci Akdemir’in Anlatımı
Kocaköylü 62 yaşındaki antropolog Naci Akdemir, bu caminin ne denli eski ve değerli olduğunu vurguluyor. Akdemir, Hicri ikinci asır tarihçilerinden Muhammed El-Vakidi’nin Fütuhu’ş-Şâm adlı eserine dayanarak, bölgenin fetih tarihinin 639 yılı Haziran ayı başlarına denk geldiğini belirtiyor. Akdemir, "Bir yer fethedildiğinde ilk olarak cami inşa edilirdi" diyerek, bu caminin de fethedilen beldede inşa edilen ilk yapılar arasında olduğunu ifade ediyor.
Caminin Restorasyon Süreçleri
Kocaköy Ulu Cami, yüzyıllar boyunca birçok restorasyon sürecinden geçti. 1355 yılında tamir edilmeye muhtaç hale gelen cami, zamanla deprem ve nüfus artışı gibi nedenlerle çeşitli eklemeler ve onarımlar geçirdi. Ancak bu süreçlerde, caminin bazı bölümleri, özellikle son yıllarda yapılan onarımlar sırasında maalesef ortadan kaldırıldı.
Tarihî Kitabe ve Kaybolan Yapılar
Camide yer alan bir kitabeye göre, yapı 1355 yılında ciddi bir restorasyondan geçmiş ve bu dönemde Kur’an İlimleri Medresesi de eklenmiş. Ancak, yapılan son onarımlar sırasında gasilhane ve bu tarihî kitabe gibi önemli bölümler yok olmuş. Akdemir, bu durumun, caminin tarihî dokusuna zarar verdiğini ifade ediyor.
İbadetin Tarihî Atmosferi
Elazığ’dan gelen ve camide namaz kılma fırsatı bulan Musa Aydın, bu tarihi mekanda ibadet etmenin kendisi için büyük bir mutluluk olduğunu belirtti. "İlk kez geldim, çok hoşuma gitti. Tarihî bir atmosferde namaz kılmak nasip oldu," diyen Aydın, Kocaköy Ulu Cami'nin manevi atmosferinin kendisini derinden etkilediğini söyledi.
Geleceğe Taşınan Miras
1375 yıllık bir tarihe tanıklık eden Kocaköy Ulu Cami, bugün hala ibadete açık olarak varlığını sürdürüyor. Bu kutsal mekan, sadece ibadet yeri değil, aynı zamanda İslam tarih inin ve kültürünün yaşayan bir mirası olarak gelecek nesillere aktarılmaya devam ediyor. İHA