Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) İlahiyat Fakültesi öğrencileri tarafından düzenlenen “Siyonizm Düzeninin Teolojik Sosyolojik Kökenleri ve Yahudi Barbarlığı” başlıklı konferans, katılımcılara derin bir tarihsel ve sosyolojik analiz sundu. Bu konferans, Siyonizm’in dünya üzerindeki etkilerini anlamak ve Ortadoğu'da yaşanan acıların arka planına ışık tutmak amacıyla düzenlendi.
Konferansın Önemli Konuşmacısı: Prof. Dr. Ergün Yıldırım
GAÜN İlahiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleşen etkinlikte konuşmacı olarak yer alan Sabahattin Zaim Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ergün Yıldırım, Siyonizm’in siyasi, teolojik ve sosyolojik boyutlarını derinlemesine ele aldı. Prof. Yıldırım, bu ideolojinin yalnızca tarihi değil, aynı zamanda teolojik ve sosyolojik kökenleri ile anlaşılması gerektiğini belirterek, konunun ne kadar geniş bir perspektifle ele alınmasının önemli olduğunun altını çizdi.
Yahudi Barbarlığı İddiaları ve Ortadoğu'daki Etkileri
Prof. Dr. Yıldırım, konuşmasında özellikle Yahudi barbarlığı iddialarına değinerek, bu barbarlık anlayışının Yahudi toplumu içerisinde nasıl ortaya çıktığını sorgulamanın kritik öneme sahip olduğunu ifade etti. Siyonizm, Gazze, Filistin ve Batı Şeria'da yaşayan insanlara büyük acılar yaşatmakta ve Orta Doğu’yu sürekli bir iç çatışma ve gerginlik içerisinde tutmaktadır. şeklinde konuştu.
Siyonizm’in Küresel Etkisi
Prof. Yıldırım’a göre Siyonizm, yalnızca Filistin ve Gazze gibi bölgeleri değil, tüm Orta Doğu'yu etkileyen bir yapı. Bu ideolojinin tüm dünyayı kendine bağımlı kılmaya çalıştığını savunan Yıldırım, Ortadoğu'nun bu etkiyi anlamadan barışa kavuşamayacağını vurguladı. Konferansta Siyonizm’in küresel düzen üzerindeki etkilerinin, özellikle de Müslüman toplumlar üzerindeki yansımalarının altı çizildi.
Birlik ve Beraberlik Çağrısı
Yıldırım, Müslüman toplumlar arasındaki iç bölünmelere karşı durmanın önemine dikkat çekerek, bir arada durulması gerektiğini vurguladı. Her Müslüman toplumun sınırlarında birbiriyle kavga edecek bir mesele, iç çatışma var. Bu kavgalar bizi birbirimizle uğraştırmak için çıkarılıyor. dedi. Yıldırım, bu tür bölünmelerin Müslümanların gücünü zayıflattığını belirterek, ortak değerler çerçevesinde birleşilmesi gerektiğini savundu.
İdeolojik Bölünmelere Karşı Ortak Vatan Vurgusu
Prof. Dr. Yıldırım, konuşmasının sonunda ideolojik farklılıkların bir arada yaşamanın önünde engel olmadığını belirterek, "İslamcı, solcu ya da ülkücü olmak zorunda değiliz, ortak vatanımız, milletimiz ve dilimiz var. Bu değerler, bizi güçlü kılacak olan temel unsurlardır" dedi. Yıldırım, bu ortak değerler üzerinden hareket edildiğinde, toplumların daha güçlü bir şekilde ayağa kalkabileceğini ifade etti.
Konferans, Siyonizm’in dünya üzerindeki etkileri ve Ortadoğu'daki mevcut sorunların çözümüne yönelik önemli bir tartışma platformu sunarak katılımcılardan büyük ilgi gördü. İHA