Dünya Neolitik Kongresi Şanlıurfa’da Başladı
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 4-8 Kasım tarihleri arasında Şanlıurfa’da düzenlenen Dünya Neolitik Kongresi’nin açılışında konuştu. Bakan Ersoy, Anadolu’nun neolitik dönemin ilk çekirdek bölgelerinden biri olduğunu belirterek, bu tarihi mirası dünya ile paylaşmanın önemine vurgu yaptı. “Neolitik dönemin kalbi Anadolu topraklarında insanlık tarihinin en önemli basamaklarından birinin izlerini taşımaktan ve bu eşsiz mirası dünya ile paylaşmaktan onur duyuyoruz,” şeklinde konuştu.
Geleceğe Miras Projesi: Türkiye’yi Kültürel Cazibe Merkezi Yapma Hedefi
Bakan Ersoy, “Geleceğe Miras Projesi” ile Türkiye’yi dünya genelinde bir kültürel cazibe merkezi haline getirmeyi amaçladıklarını belirtti. Ülke genelinde yürütülen arkeolojik kazı ve araştırmaların sayısının yıl sonunda 765’e ulaşacağını ifade eden Ersoy, 224 kazı alanının projeye dahil edildiğini ve bu alanlarda restorasyon ve çevre düzenleme çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Bakanlık olarak, Türkiye’nin arkeolojik zenginliklerini bilimsel bir bakış açısıyla geleceğe taşımak için çalıştıklarını ifade etti.
Göbeklitepe’den Sefertepe’ye: Anadolu’nun Neolitik Zenginlikleri
Bakan Ersoy, Göbeklitepe, Karahantepe, Sefertepe gibi önemli neolitik alanlarda yapılan kazıların, Anadolu’nun neolitik çağın ilk merkezlerinden biri olduğunu kanıtladığını belirtti. Bu alanlarda yürütülen çalışmalarla Anadolu’daki neolitik yaşamın daha iyi anlaşıldığını ve yorumlandığını ifade eden Ersoy, “Bugün burada tüm insanlığın ortak kültür mirasına bir adım daha yaklaşmak için toplandık” diyerek bu kazıların önemini vurguladı.
63 Ülke ve 486 Kurumdan Katılım
Dünya Neolitik Kongresi’ne 63 ülkeden 486 uluslararası kurum katıldı. Kongrede, yaklaşık bin uzman 45 farklı oturumda 687 sözlü ve 62 poster sunumu ile neolitik döneme ilişkin güncel araştırmaları paylaşıyor. Bakan Ersoy, kongrenin dünya çapında neolitik dönem üzerine yapılan çalışmaların buluşma noktası olduğunu belirterek, neolitik yaşam biçimlerinin, toplumsal örgütlenme modellerinin ve beslenme özelliklerinin bilimsel bir bakış açısıyla ele alınacağını ifade etti.
Türkiye Arkeolojisinin Altın Çağı
Türkiye’nin arkeoloji alanında dünya çapında büyük bir ivme kazandığını belirten Ersoy, 2018 yılında başlatılan 12 aylık kazı programı ile ülkenin kültürel miras alanındaki çalışmalarının hızlandığını vurguladı. Türkiye’nin arkeolojik zenginliklerini keşfetme çalışmalarının, “Türk arkeolojisinin altın çağı” olarak anılmasını hedeflediklerini ifade eden Ersoy, bu kapsamda yapılan çalışmalarla Osmanlı Cihan Devleti geleneğinden bugüne süren bir mirasın sürdürüldüğünü dile getirdi.
Arkeolojik Çalışmalar İçin Rekor Bütçe
Bakanlık, 2024 yılı başından itibaren arkeolojik kazı alanlarına 3.4 milyar liralık bir finansman sağlarken, yıl sonuna kadar bu rakamın 6 milyar liraya ulaşması hedefleniyor. Bu bütçe ile kazı çalışmaları, restorasyon ve çevre düzenleme gibi faaliyetler hız kazanacak. Ersoy, “Her bir kazı geçmişimize ışık tutan bilgiler sağlıyor” diyerek, Türkiye’nin arkeolojik zenginliklerini koruma ve gelecek nesillere aktarma taahhüdünde bulunduklarını belirtti. HAber-İHA-