Şiddet olaylarının günümüzde çoğalmasıyla ölüm ve yaralanmaların da arttığı görülmektedir. Uzmanlar, son 1 ay içerisinde özellikle Diyarbakır’daki yaşanan 2 ayrı arazi anlaşmazlığı ile ölüm ve yaralamayla sonuçlanan şiddetin artık halk sağlığı sorunu olduğunu ifade etti.
Diyarbakır Memorial Hastanesi’nde Klinik Psikolog Olcay Geçgel, ölümle sonuçlanan şiddetleri tetikleyen birçok unsurun var olduğunu belirterek, tüm alanlarda şiddeti yok edebilmek ve yakından inceleyebilmenin gerektiğini söyledi.
Geçgel, “Son zamanlarda özellikle şiddet konusunda biz klinik gözlemlerimizde aslında daha sıklıkla meydana geldiğini görüyoruz. Bu olayların medyaya yansıyan kısımlarının daha da artığından kaynaklı haberdar olduğumuzu söyleyebiliriz. Ama normal şartlarda da bu tür olayların azımsanacak oranda bir şiddet olayları olmuyor değil. Ölümle sonuçlanan şiddetleri tetikleyen birçok unsur var. Şiddeti bütün unsurları ve tetikleyicileriyle ele almak gerekiyor. Bu artık toplumda son zamanlarda bir halk sağlığı sorunu olmuş durumda. Tüm alanlarda şiddeti yok edebilmek ve yakından inceleyebilmek gerekir. Yakından bakıldığında aslında biz klinik gözlemlerimizde bunların son zamanlarda daha çok görünürlük kazandığını fakat çok daha fazla artarak da gittiğini görmeye başlıyoruz. Bu tür olayların artmasını tetikleyen özellikle toplumsal travmaların son zamanlarda artıyor olabilmesi, temel korku ve insanların güvende hissetmiyor olabilmesi ile ekonomik krizlerin artıyor olabilmesi gibi nedenlerin intihar girişimleri ve şiddet oranları sonucunda olayların artmasına çok fazla şahit oluyoruz” dedi.
“Ölümlü şiddetlerde öfke kontrolsüzlükleri çok fazla”
Film ve dizilerin senaryo içerisinde özellikle şiddet süreçlerinin fazla görünür olabilmesinin de şiddeti tetiklediğini dile getiren Geçgel, şunları kaydetti:
“Özellikle son zamanlarda bölgemizde yaşanan ölümle sonuçlanan şiddet olayları yaşadık. Bunlar toplumsal ve bireysel travmalara sebebiyet vermektedir. Yaşanan son arazi kavgaları da bunlardan biri sayılabilir. Şiddet olaylarını tetikleyen en büyük unsurlardan biri de medyanın gücünü azımsanacak derecede olmadığından da bahsedebiliriz. Burada görünür kimliklerin çok fazla şiddeti kullanıyor olabilmesi ya da film ve dizilerin senaryo içerisinde özellikle şiddet süreçlerinin fazla görünür olabilmesi de günlük yaşamdaki davranışları da ölümle sonuçlanan şiddeti tetiklemektedir. İnsanların özellikle de bu süreçte şiddeti ve buna benzer olayları istemsizce arttırmasının en büyük sebebi burada öfke kontrolsüzlüklerinin çok fazla olabilmesinden kaynaklanıyor.”
Son olarak öldürmek veya yaralamak amacıyla kullanılan unsurlara kolay erişilebilinmesiyle şiddet olaylarının arttığını ifade eden Geçgel, “Sosyal psikoloji bulguları bizlere son zamanların araştırmalarıyla bizlere olayın saldırganlığa ve şiddete dönmesini sağlayacak en büyük tetikleyicilerden biri de, şiddeti arttıracak unsurların görünür hale gelmesidir. Özellikle silahların ya da yaralayıcı birçok unsurun çok kolay erişilebilir hale gelmesi şiddet olaylarını arttırdığını görüyoruz. Çünkü herhangi bir öfke anında kişinin yanında şiddeti dışa vurabilecek ve daha görünür hale getirebilecek unsurlar varsa bunların kullanımı daha da artıyor” diye konuştu.
