Zıtların birbirine dolandığı canlı türlerinden biri de insandır. Özgür, tutsak veya bağımlı...
Bazı insanlar özgür ruhlu; din, vicdan, hak, hukuk ve adaletli tutum ve davranışlarıyla, yaşama dair önemli katkılar sunarak, takdir toplamaktadır. Bu insanların sayıları az da olsa toplumda saygın yerlerini koruyabilmektedirler. Ancak bu değerleri hiçe sayarak örgütlü bir şekilde terör estiren, kan ve ölüm makinesi haline gelerek kendi neslinin canına kıyan da yine insandır. Ve ne yazık ki, bu tür olumsuz davranışlar içerisinde bulunanların sayısı azımsanmayacak kadar çoktur.
Bireysel kavgalar hariç, hiçbir hayvan türü örgütlenip başka bir hayvan türünü öldürmüyor, ordular kurmuyor, toplu katliamlar yapmıyor.
Ancak insanlardaki ego ve ben mantığı, türünü imha etmek için en tehlikeli kitle silahları icat etmekten geri kalmıyor bir türlü.
Örneğin; Hitler, Stalin, Mussolini, Pinochet, Büyük İskender, Cengizhan, Firavun, Nemrud, Neron, Saddam, Netenyahu vs. Bunların tümü ben ve egolarını tatmin etmek için, güç ve üstün ırk iddiası ile insanları öldüre öldüre saltanatlarını sürdürmeye çalıştılar.
Ama şimdi tarihin çöplüğünde yerlerini almış durumdalar. Unutmamak gerekir ki, mahkemeler kadılara mülk olmaz!
Sahi,tüm bu yaşanmışlıklar göz önündeyken tarihten ders çıkarmak çok mu zor, bir türlü anlayamadım?